Annemin ağrılarını sakladığı eve girdim bir gece yarısı.
Hastaydım ve biraz yorgun, biraz da annemden ağrılar vardı başımda.
Düşmek üzereydim, bitmek üzereydim, bilinmez bir yerde öylece kalmak üzereydim; Bir eve girdim.
Annemin ağrılı gecelerinden bir ateş yanıyordu içeride.
O ateşte pişmişti oturduğum sofradaki yemekler.
O ağrıların ağırlığı vardı örtündüğüm yorganın üzerinde.
Ben bir eve sığındığımı sanmıştım; Oysa o ev benim annemin on beş yaşıydı, başımı yasladığım yastıkta onun saçlarını bulduğumda anladım.
Ağlasam annemin o genç yaşını alabilir miydim bu lanet hastalığın elinden?
Ağlaya ağlaya serinletebilir miydim eklemlerine çöken iltihabı?
Gözümde yaş kalmasa söndürebilir miydim etini koparan acıları?
Çekip kurtarabilir miydim annemin on beş yaşını, ben büyütebilir miydim onu yeniden?
...
Allah'ım biliyorum ki annem cennettir.
Allah'ım sana hamd ve şükürü bana annem öğretti.
Allah'ım şükürler olsun ki düşmek üzere olduğum anda bana annemden bir ev gönderdin...